Cümlenin Öğeleri
Parts of Sentence /Cümlenin Öğeleri
Cümle yargı bildiren en küçük dilbilgisi öğesidir. Cümle kuruluş kuralları dilden dile değişmektedir. Dolayısıyla Türkçedeki cümle kuruluşu ile İngilizcedeki cümle kuruluşlarında da farklılıklar vardır. İngilizce cümle kuruluşu farklı bir sayfada anlatılmıştır.
İngilizce cümle kuruluşu konusunda daha ayrıntılı bilgi almak için TIKLAYINIZ !!!
Her dilde cümle çeşitli öğelerden oluşur. İngilizcede de cümleyi oluşturan öğeler aşağıda verilmiştir. Bu öğelerin büyük bir çoğunluğunun Türkçe kullanımları da aynıdır. Aşağıda verilen cümlenin öğelerini ve açıklamalarını dikkatle inceleyiniz.
- Nouns /İsimler :
Canlı veya cansız varlıkları adlandıran kelimelere isim denir. Bir cümledeki “subject — özne” ve “object — nesne” isimdir.
Ali goes to school. Ali okula gider.
noun noun isim isim
Ayşe is reading a book. Ayşe bir kitap okuyor.
noun noun isim isim
- Subject /Özne :
Özne cümlede eylemi yapan kişi, eşya ya da hayvandır. Tüm isimler ve şahıs zamirleri bir cümlenin öznesi olabilir.
I work in a fabric. Ben fabrikada çalışıyorum.
S Özne
She is a secretary. O secreterdir.
S Ö
We live in Istanbul, etc. Biz İstanbulda yaşıyoruz, gibi.
S Ö
- Pronouns /Zamirler :
İsmin yerini tutan kelimelere Zamir denir. Şahıs zamirleri cümlede özne görevi görürler. Türkçedeki “ben, sen, o, biz, siz, onlar” anlamında kullanılan zamirlerdir.
Pronouns / Zamirler konusunda daha detaylı bilgi için TIKLAYINIZ !!!
Ali — he
Ayşe — she
Ali ve Ayşe — they
He, she ve they kelimeleri “Ali”, “Ayşe” ve “Ali ve Ayşe’nin” yerine kullanıldığı için zamirdirler.
Ali is a footballer. — He is a footballer.
Ayşe is secretary. — She is a secretary .
Ali and Ayşe are friends. — They are friends.
- Verb /Yüklem (Fiil) :
Cümlede iş, oluş, hareket bildiren ya da durum anlatan sözcüklerdir. İkiye ayrılırlar:
- İsim Cümleleri : Yüklemi (fiili) isim. Sıfat ya da zarf soylu olan cümlelerdir. İngilizcede bu cümleleri oluşturmak için “be” kullanılır.
I am a doctor. Ben doktorum.
They were at home yesterday. Onlar dün evdeydiler.
It is eight o’clock, etc. Saat sekiz, gibi.
“Be” nin zamanlara (tense) göre çekimleri daha ayrıntılı incelemek için TIKLAYINIZ !!!
- Fiil Cümleleri :
Yüklemi fiil olan cümlelerdir. Burada dikkat edilmesi gereken durum, İngilizcede Esas fiil ve Yardımcı fiil olarak cümlede iki ayrı sözcüğün bulunmasıdır. Esas fiiller cümlede eylemi ifade eden fiillerdir. Yardımcı fiiller ise cümlenin zamanını (tense) oluşturmak, cümleyi olumsuz veya soru cümlesi olarak oluşturmak için kullanılır.
I am going to school. Ben okula gidiyorum.
Y. F. Es. F.
Bu cümlede “am” yardımcı fiil, “go-gitmek” esas fiildir.
Did you watch the film on TV last night? Dün akşam TV deki filmi seyrettin mi?
Bu cümlede “did” yardımcı fiil, “watch-seyretmek” esas fiildir
Esas fiiller cümlede eylem ifade ederler ve zamanlara göre kullanımlarında 3 halde bulunurlar. “Present – Fiilin 1. Hali”, “Past – Fiilin 2. Hali (GeçmişHali)”, “Past Participle – Fiilin 3. Hali”. Bu halleri ifade ederken fiiller “Regular – Düzenli” ve “Irregular – Düzensiz” fiiller olarak ikiye ayrılırlar.
Regular – Düzenli, 2. ve 3. hallerinde sonuna “–ed” alan fiillerdir.
Visit — visited
Want — wanted
Clean — cleaned
Study — studied, etc.
Irregular – Düzensiz fiiller ise sonlarına “-ed” almayan, her hali farklı olabilen adı üzerinde düzensiz olan fiillerdir.
Go — went — gone
Come — came — come
Do — did — done
Cut — cut — cut
Be (am, is are) — was / were — been, etc.
Irregular – Düzensiz fiillerin tam listesini ayrıntılı olarak incelemek için TIKLAYINIZ !!!
- Adjectives /Sıfatlar :
İsimleri niteleyen kelimelere Adjective / Sıfat denir. Sıfatlar isimlerin renklerini, durumlarını, biçimlerini, miktarlarını ve sayılarını, nasıl olduklarını belirtirler.
This is an expensive car. Bu pahalı bir araba.
Adj. Sıfat
“Nasıl araba? Pahalı bir araba. “Pahalı” kelimesi arabayı niteliyor.”
The students are inteligent. Öğrencilerzekidir. (“Zeki” kelimesi öğrencileri niteliyor”)
Adj. Sıfat
- Object –Complement /Nesne – Tümleç :
Yüklemin belirttiği işten etkilenen sözcüktür. “ne, neyi, kim, kime” sorularına cevap verir. Tüm isimler ve nesne zamirleri tümleç olarak kullanılabilir. Bir cümlede birden fazla tümleç kullanılabilir. Türkçede olduğu gibi İngilizcede de “Direct Object - Düz Tümleç (Nesne)” (Eylemden direk olarak etkilenen) ve “Indirect Object – Dolaylı Tümleç” ” (Eylemden dolaylı olarak etkilenen) olarak ikiye ayrılırlar.
My uncle bought me a motorbike. Amcam bana bir motosiklet aldı.
Ind. Ob. D. Ob D. Tüm Nesne
Yukarıdaki cümlede satın alma işleminden doğrudan etkilenen bisiklet olduğu için Direct object – Nesne motorbike’dır. Dolaylı olarak etkilenen “me” olduğu için bu kelime “Indirect Object – Dolaylı Tümleç’tir.
He saw me two days ago. O iki gün önce gördü beni.
D.Ob Nesne
My son send me a letter. Oğlum banabir mektup gönderdi.
Ind. Ob D. Ob D. Tüm. Nesne
- Adverbs /Zarflar —Belirteç :
Genellikle fiili niteleyen kelimelere zarf — adverb denir. Fakat zarflar sadece fiilleri nitelemez sıfatları ve diğer zarfları da nitelerler ve onların anlamlarını pekiştirip tamamlarlar. Yer – yön, tarz, tekrarlılık, zaman ve sebep ifade ederler.
The students in the school garden climbed the tree easily. Okul bahçesindeki öğrenciler ağaca kolay bir şekilde tırmandılar. (Tarz)
Adv. Zarf
Ali drives carefully. Ali, dikkatli bir şekilde arabayı kullanır. (Tarz)
Adv. Zarf
We are stil walking. Hala yürüyoruz. (Tekrarlılık)
Adv. Zarf
Adverb of Time /Zaman Zarfı :
Eylemin yapıldığı ya da yapılacağı zamanı belirten sözcük ya da sözcük gruplarıdır. Zaman bildiren edatlarla (Prepositions of time) beraber ya da tek başlarına kullanılabilirler.
Zaman bildiren edatlar (Prepositions of time) hakkında daha ayrıntılı bilgi için TIKLAYINIZ !!!
We were at school at eight o’clockyesterday. Dünsaat sekizde okuldaydık.
Adv. time Adv. time Z. Zar. Zaman Zarfı
My son was born in 1988. Oğlum1988’de doğdu.
Adv. time Zaman Zarfı
Teacher has just come school. Öğretmen okula şimdi geldi.
Adv. time Zaman Zarfı
My friend take a tripsoon. Arkadaşlım yakında seyahate çıkacak. (Zaman)
Adv. time Zaman Zarfı
Adverb of Place / Yer Zarfı :
Eylemin yapıldığı ya da yapılacağı yeri belirten sözcüktür. Yer bildiren edatlarla (Prepositions of place) beraber ya da tek başlarına kullanılabilirler.
Yer bildiren edatlar (Prepositions of place) hakkında daha ayrıntılı bilgi için TIKLAYINIZ !!!
My notebooks are on the desk. Defterim masanın üzerinde.
Ad. Place Yer Zarfı
We were at school yesterday. Dün okuldaydık. (Yer ve zaman)
Adv. Place Adv. time Zaman Z. Yer.Z.
My father saw your father in Istanbullast weekend. (Yer ve zaman)
Adv. Pl. Adv. Time
Babam senin babanı geçen haftasonuİstanbuldagörmüş. (Yer ve zaman)
Zaman Zarfı Yer Zarfı
They invited me for coffee. Beni çaya davet ettiler. (Sebep)
D.Ob. Nesne
I went to Ankara to see my son. Ankaraya oğlumu görmeye gittim. (Sebep)
D. Ob. Nesne
- Preposition /Edat –İlgeç :
Preposition’lar, kelimeler ve kavramlarda arasında çeşitli yönlerden ilgi kurup bunları belirterek anlamlarını tamamlayan kelimelerdir. Türkçe’de preposition (fat) lar kelimenin sonuna gelirken İngilizce‘de kelimenin önüne gelir:
Ali writes with a pencil. Ali bir kalem ile yazar.
Prep. Edat
The weather is warmer inside the house. Hava evin içinde daha ılıktır.
Prep. Edat
- Sentence / Cümle :
Cümle, tam bir fikir bildiren sözcük ya da sözcüklerdir. Bir cümlede en azından bir Subject (Özne) ve bir Verb (fiil) bulunur fakat daha uzun cümlelerde yukarıda bahsedilen diğer cümle öğeleri de bulunur.
The students play.
Subject Verb
The students play football.
Subject Verb Object
The students play football in the school garden.
Subject Verb Object Prep. Adverb of Place
The students play football in the school garden today. etc.
Subject Verb Object Prep. Adverb of Place Adverb of Time
Cümleler iki kısma ayrılırlar:
- Main Clause (Ana Cümle): Anlamlı, tam cümledir. Anlamı yarım kalmamıştır.
I had had my breakfast. Kahvaltı yaptım.
Bu cümlede anlam tamamlanmış, yarım bırakılmamıştır. (Main Clause)
- Sabordinate Clause (Yan Cümle): Anlam tamamlanmamıştır, cümle yarımdır.
Before I left home. Evden çıkmadan önce. Bu cümle yarım kalmış, tamamlanmamıştır. (Evden çıkmadan önce … NE?) (Sabordinate Clause)
I had had my breakfast before I left home. Evden çıkmadan önce kahvaltı yaptım.
Main Clasuse Sabordinate Clasuse
I will watch a film on TV when I get home. Eve gidince TV de film izleyeceğim.
Main Clasuse Sabordinate Clasuse
When I arrived home he was studying. Eve geldiğimde ders çalışıyordu.
Sabordinate Clasuse Main Clasuse